Dünyada gıda alerjisi ve tepkimeleri o kadar yaygınlaştı ki, her dört Norveç ‘liden biri , belirli besinlere karşı tepki gösterdiklerini düşünüyorlar. Türkler için ise daha kanıtlanmış bir çalışma yok fakat bulgular bizim de oranımızın gittikçe arttığı yönünde. Peki gıda alerjisi nedir, ve gıda alerjisi olduğunu nasıl hissetmeye başlarsın?
Yapmış olduğunuz diyetler sonuç vermiyorsa, çok kısa süre içinde vermiş olduğunuz kiloları geri alıyorsanız, egzersiz yapmanıza rağmen sonuçları göremiyorsanız, problem ne yiyip ne yemediğiniz ya da yeterli egzersiz yapıp yapmadığınız olmayabilir. Belki kilo almanıza sebep olan genleriniz veya hormonlarınız. Belki de, kendinizi yanlış diyetlerle açlık krizlerine sokmak veya spor salonların da saatlerinizi geçirmek yerine doğru bir tedavi süreciyle kolayca kilo verip, hormonlarınızın da olması gerektiği gibi çalışmasını sağlayabilirsiniz. En ideal ve sağlıklı olanı, beslenme serüveninize içinizde gizli bir problemin olup olmadığını anlamakla başlamaktır.
Tatildesiniz ve kilonuzu korumak hatta kilo vermek mi istiyorsunuz, otellerin son derece cezbedici, bin bir çeşit açık büfe yemeklerinin içinde bunu başarabilmek hiç kolay değil. Fakat yaza hazırlık için vermiş olduğunuz kiloların yada yapmış olduğunuz onca sporunda birkaç günle boşa harcanmaması gerekiyor. Sonrasında suçluluk duygusu hissetmemeniz, döndüğünüzde kilonuzu korumuş hatta vermiş bile olmanız için bilinenin aksine bütün akşam öğünlerinizi Izgara tavukla geçirmenize gerek yok. Sadece birkaç unsura dikkat etmeniz, son derece keyifli bir açık büfe deneyimi geçirmeniz için yeterli.
Diyete başlayan her kişinin öncelikli olarak kalori kesintisi yaptığı, aynı zamanda sağlıklı beslendiğini düşünen çoğu kişinin hayatından sonsuza dek çıkarttığı besin nedir diye sorsam herkesin ortak cevabı ekmek olacaktır. Ve maalesef beslenme bilimiyle uzakta yakından ilgisi olmayan bu durumun, bazı uzmanlar tarafından bile önerildiğini görmekteyiz.Halbuki bilinenin aksine ekmek tüketiminin kilo vermeniz de önemli bir rolü vardır, sadece nasıl ve ne şekilde tüketeceğinizi bilmeniz yeterlidir.
Gelinliğinin içinde en güzel haliyle görünmek her kadının hayalidir. Düğününüze sayılı günler kala, cildinizin hiç olmadığı kadar parlak, vücudunuzun ise hiç olmadığı kadar ince ve sıkı olmasını istiyorsanız yapacağınız birkaç uygulama ile büyük günde kendinizi baştan yaratabilirsiniz.
Washington Üniversitesi tarafından yürütülen zararlı bakteri türlerinin aşırı çoğalması obeziteye katkı sağladığı yönündedir. Araştırmaya göre, bazı bakteri türleri baskın hale gelmeye başladığında liflerden kalori alımı artar ve yağ hücrelerinde enerji birikimi ortaya çıkar.
Selülit, bilinenin aksine, sadece bir estetik kaygı değil ciddi bir damar rahatsızlığıdır. Selülit, varis ve diğer birçok damar rahatsızlığı günümüzde yaşam biçimimizdeki olumsuz davranışlar neticesinde artmaktadır. Selülit bir diğer adı ile portakal kabuğu görünümü, bugün hala bir hastalık olarak kabul edilmemesine rağmen tedavisi yapılmaz ise insan sağlığı için ciddi bir tehlike oluşturmaktadır.
Sabah uyandığınız andan itibaren elinize minimum 1 adet damacana tutuşturulsa ve bu damacanayla butun gun birlikte hareket etmeniz gerekse, günlük hareket kabiliyetiniz ne kadar olur?
Gıda yalnızca bedenin beslenmesinden daha fazlasıdır. Açlık artık fiziksel açlık ve duygusal açlık olarak ikiye ayırılmış durumda. Fiziksel açlık, guruldayan bir midede olduğu gibi, bedenin size yeme alışkanlığını bildirdiği durum olarak tanımlanır. Duygusal açlık ise, bir kişinin kaygı, yalnızlık yada strese yönelik bir tepkisi gibi duygusal bir tepkiyi karşılamak için yemek yemesidir. Duygusal yeme yalnızca kişinin duygusal tepkileri kontrol edilemez olduğunda ve farklı duygular kişiyi yemeye yönlendirdiğinde bir sorun olmaya başlar. Zamanla bu sorunlar obezite gibi yeme bozukluklarına neden olabilir.
Obezite cerrahisi mi, estetik cerrahi mi yoksa liposuction mı?
Ve diyet bunun neresinde?
Doğru bilinen yanlışlar nelerdir?
Sağlığa zarar vermeden hızlı kilo vermek veya incelmek mümkün mü?